8 Ekim 2012 Pazartesi

Mutfağın Hikayesi Bölüm 2

1. Hafta / bölüm 2


      Mutfak sakinlerini mutfaklarından uzak, sıla hasretiyle geçirdikleri bir hafta sonu oldu. Kalpleri gastronomi için atan bu dokuz zatı muhterem kisi, yönetim derslerini mutfak sevdalarını kalplerine gömerek atlatmaya çalıştılar. Aralarından bazıları için, bu aşk, Facebook'da sadece fotograflarını görüp asık olduğun interaktif bir ask gibi de olsa, aşk acısı çekmek zordur. Bu duyguların arasında savrulan yürekler, kurumsal iletişim, motivasyon ve temel gastronomi bilgileriyle geçirdikleri iki günü dolu dolu geçirdiler. Dağın görünür tarafında hersey denge halindeyken, görünmeyen tarafta neler oldu neler.......

      Benimde bir parçası oldugum cookhane mutfak sakinlerinin karşılaşma anının yaşandığı bir hafta sonuydu. Gözlerin ve sözlerin ilk buluşması yaşandı. İlk anların, kaçınılmaz olarak yaşanan, çaktırmadan karşındakini süzme durumunun da yaşandığını eklemeden geçemeyeceğim. 

       Eğitim koordinatörümüzle tanışmamızın ardından, mutfak sakinleri sırayla kendilerini tanıttı. Bu kısa tanışma sonrasında gördük ki, çok yakında mutfakta şenlik var. Her biri ayrı kafadan, ayrı kültürlerden, ayrı sektörlerden gelen bu insanlar, bütün farklılıklarına rağmen ortak bir aşkla buraya gelmişlerdi. Hikayenin basında karakterler tanıtıldığı için, bu aşamada tekrardan karakter analizi yapılmayacaktır. 

     Büyük Şef, taaaaa tas devrinden başlayarak, günümüze kadar kısaca mutfak tarihinden bahsetti. Mutfak tarihinden bir haber olan bizim sakinlerden, dinlediklerini belirten kafa sallama ve onay belirten hiiii sesleri yükseldi. Öğrendiler tabi ki birşeyler. Gastronominin babasını ve gunümüz servis düzeninin yaratıcısını tanıdılar. ( babamiz Şef Augueste Escoffier......... büyüksün baba). Mutfakta hijyenin önemi, pişirme teknikleri ve daha neler....
  
    Mutfak sakinlerinden   insan kaynakları sakinesi ile hukukçu sakinesi, Büyük Şef ile katıldıkları televizyon programında döktürmüsler diye duyduk. 
      
     Bende bu hafta kalanlar; 

1. Eğer bir gün işyerin olursa, çalışanlarından ilgini eksik etme. 
2. Eğer bir gün, bindigin uçak yere çakılırsa ve hala yasıyorsan, yanına alman gereken ilk şey, bir battaniyedir. Uzmanların fikriymis....
3. Kaza sonrası sakın fikirlerini söyleyip, insanları ölüme sürükleme.
4. Dunya yok olma tehlikesi yasıyorsa ve sadece secilecek birkac insan kurtulabilecekse, son 6 insanı sakın sen belirleme.
5. Artık kendini 'citir' diye nitelendirme, gecti artık o devirler.
6. Herkes aynı fikirde olamaz, netice itibariyle herkes ayrı hayatta.
7. Kendini ac bırakma, sinirlerinin sinaps yapabilmesi için enerjiye ihtiyacın var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder