8 Ekim 2012 Pazartesi

Cookhane'de İlk Hafta




İlk hafta,
     Hikayemin başladığını hissettiğim bir hafta oldu. Mutfak denemelerimiz baslamasa da, her hikayenin baslangici gibi bilinmezlik, merak, heyecan ve korkunun kol gezdigi iki gun gecirdim. Hikayelerin başlangıçları hep bilinmezliklerle doludur ya, zihnim, cevaplanamayan soruların bilinmezligi ve merakla beklenen bir gelecek haftaların heyecanıyla kaplandi. 
      İlk gunümüze, programın değerli koordinatörü ile ve iki ayımızı birlikte geçireceğimiz sevgili arkadaşlarımla tanışarak başladık. Farklı kültürlerden, farklı sektörlerden gelen ve farklı yas gruplarında heterojen  bir grubuz. Farklılıklarımız, alacağımız egitimi daha da etkili  hale getirecektir. İlk derse Korhan Şef eşliğinde tas devrinden günümüze yemek ve mutfak kültürüyle giriş yaptık. Daha ilk derste gunumuzun servis düzeninin, bilirkişilerin ismini efsanevi diye taclandirdiklari Şef Augueste Escoffier ile başladığını bilgi dağarcığıma eklemiş oldum. Kendisi gastronominin babası olarak tanınmaktadir. Büyüksün Babaaa..... Takım calışması, mutfakta hiyerarşi, hijyen gibi konulardan da kısaca soz ettik.  İlk ödevlerimizi aldığımızı söylemeden geçemeyeceğim. 
     Pazar gunü,  "kurumsal iletişim" ve "çalışan motivasyonu, takım oyunu"  dersleriyle devam ettik. Derste yaptığımız etkinlikler sırasında grubumuzu oluşturan bireylerin farklılıklarını daha iyi gözlemleme fırsatım oldu. Yasasın farklılıklar...... Cok eğlenceli olacak...
    Pazar aksamı eve çokça yorgunlukla, yeni heyecanlarla, yeni arkadaşlıkların bıraktığı tatla ve sorularla dondüm.  Bu durumun bir sonucu olarak, yükümün verdigi ağırlıkla uyku saatim tavukların uyuma saatine yakın oldu. Kafamı yastığa koyma aniyla, uyumaya baslama arasındaki sürede(tahmin edemeyeceginiz kadar kisa bir an) kelimelerle, harflerle, resimle ve her türlü semboller ile anlatmakta zorlandığım bir duygu seline kapildim. Bu hafta sonu, benim acimdan bakildiginda kursun başlamasından daha fazlasını ifade ediyor.' Kızım cok tuhafsin' demediniz değil mı? Bazen cok basit yasanmisliklar ya da sıradan deneyimler, önemli degisimleri tetikleyebiliyor. 

Daha az korkuyorum....
Daha cok hayal kuruyorum...
Daha az politigim...
Daha cok poetigim....







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder