20 Aralık 2012 Perşembe


ARAYIŞ

      Saat 00:36 ve sabah uyandığındam beri devam ediyor arayışım. Nesnesi belli olmayan bir arayış benimkisi. Yaşamımı vazgeçilmez kılan ve tutkumu canlı tutan bir eylem. Birazdan günün rutinlerinin bedenimde bıraktığı yorgunluk uykuya yenilmeme sebep olacak. Elimde tuttuğum kafein suyu da işe yaramayacak. Arayışım ertesi sabah kaldığı yerden devam etmek için beni bekleyecek. Bazen zihnimin uykuya daldığı ve aramaktan vazgeçtiği konusunda emin olamıyorum. Sabahları yoğun ve geceden farklı bir benle uyanıyorum. Sanki   beden uyurken, zihin arayışına devam etmiş gibi. 
       Kendi yarattığım labirentin içinde yolumu kaybettiğim zamanlarda oluyor.  Bu anlarda sonsuz bir arayış döngüsüne giriyorum. Aradığım çıkış yolum mu, yoksa sadece aramanın beni esrik eden güzelliği mi? Çözemediğim bir soru. Aradığım şey bazen hiç duymadığım bir koku, bazen tanımadığım biri, bazen tadını bilmediğim bir lezzet ya da hiç hissetmediğim bir duygu oluyor. 
      Deniz çağırıyor ya da şimdi ki gibi ve gece sesleri beni yazmaya mecbur kılıyor. Rüyalarım da yelken açan düşünceler,  uyanıklığımda bana geldiği için bu satırları kovalıyorum. Hazırım yolculuğa çıkmaya zihnimin derinliklerine. Sadece bir nefes daha alacağım ve adımımı atacağım. Mevsimsiz ve zamansız...

    Montaigne ile zamanda yolculuğa çıkıyorum, zaman çizgisinden uzakta..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder